19 Şubat 2012 Pazar

ahmet kılçıkçı'nın istifası











geçen hafta kendim olmaktan istifa ettim.geçen son bir haftaya dönüp bakıyorum da aslında ne de iyi yapmışım diyorum kendi kendime.
evden çıkıp öylece çekip gittim.istifam yurtta ve dünyada şaşkınlık yaratmadı.aslında kendim hariç istifamdan haberi olan biri de yoktu.
her şey 40 sene önce başladı.hayatım tuhaf tutarsız binlerce ayrıntıyla dolu.hangi birinden tutup anlatmaya başlayayım açıkçası bilmiyorum.özetle çok kötü bir çocukluğum oldu.çok kötü bir ergenlik geçirdim.ilk yetişkinliğim de berbattı.ne denediysem fayda etmedi.başka biri gibi davranmaya çalıştım olmadı.değişik sosyal gruplara girmeye çalıştım olmadı.kendimi kariyere vereyim dedim olmadı.kendimi işe vereyim dedim olmadı.ailemden nefret ettim işe yaramadı.özetle denemedğim hiç bir şey kalmadı.saç uzattım.bıyık bıraktım.kafamı kazıttım.tekrar saç uzattım.değişik sosyokültürel çevrelerden gelen hepsi farklı fiziksel özellikleri olan kızlarla çıktım.hepsinin sonu hüsrandı.girdiğim hiçbir işte dikiş tutturamadım.sonra yıllarca iş aradım.iş bulamadım.alsancak kıbrıs şehitlerinde kestane sattım.klasik gitara merak saldım.bir keresinde de franszcaya.bir keresinde kadın kılığına girip sokağa çıktım.olmuyordu.olmayınca olmuyordu.hiçbirinden kendimi bulamıyordum.
liseden çok kötü bir notla mezun olmuş bir kaç sene üniversiteye girebilmek için yırtınıp durmuştum.ama ne kadar soru çözersem çözeyim bir türlü yetmiyordu puanım.en sonunda bir gün yetmişti.ama ben istediğim bir bölüm okumaktansa gidip saçma sapan uzak bir yerde gelecek kaygısına kapılarak başka bir bölüm okudum.sonra o bölüm de meğersem fısmış.sonra istediğim bölüme geri dönmek istediğimde ailemin artık çok geç demesiyle kendime gelmiştim.evet artık çok geçti.olmak istediğim biri olmayacaktım.ben de sadece biri olmaya karar verdim.ama onun önünde bile engeller vardı.ve sonra yıllar sürecek devlet memuru olma maratonum başladı.12 sene girdim memurluk sınavına arka arkaya.olmadı.sonra yaşım kırk oldu.yaşıtlarım çoluk çocuğa karışmışlardı çoktan.köydeki teyzemin salak oğlu bile bir iş güç sahibi olmuştu.şaka gibiydi her şey.sonra kırkıncı doğum günümde evden çıktım.öylece çıktım.cebimde para bile yoktu.yürüdüm saatlerce yürüdüm.
sonra artık ne kadar yürümüştüm saat kaç olmuştu farkında bile değilken o tabelayı gördüm.kocaman harflerle DİA yazıyordu.altında da sevimli karaketerlerle daha ucuzu yok... girdim içeri.bir şişe su aldım.sonra cipslerde indirim olduğunu gördüm.iki paket soğanlı iki paket de ketçaplı cips aldım.kasaya geldim.cüzdanım yanımdaydı.param yoktu ama dia kartımın yanımda olduğunu gördüm.ödedim.dükkandan çıktım.yürüyerek tekrar eve geldim.fox tvyi açtım.deniz yıldızı oynuyordu.oturup cipsimi yiyerek deniz yıldızını izlemeye başladım.annem kola ister misin diye sordu.olur dedim.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder