3 Aralık 2011 Cumartesi

iş arama maceraları volume 4 (unutkanlık ve hayvanlık arasındaki ince çizgi)




bir dershaneye gidememek maceramın kahramanı dershaneden haber var.beni arayan idarecinin telefonu kapalı olduğu için kendisine ulaşamadığımı biliyorsunuz.efendim bir kaç gün sonra sırf meraktan bu numarayı tekrar aradım.neyse bu sefer çalıyordu.adam telefonu açtı böyle böyle geçen hafta aramıştınız geldim bulamadım yerinizi siz de cebi açmayınca geri döndüm dedim.tamam gelin görüşelim dedi.bu sefer uyanık davranıp adreslerini güzelce aldım.bu arada girip çıktığım dershanelerin hiçbiri değilmiş ve adı bambaşka bişeymiş bu yerin.tamam dedim yarın şu şu saatlerde gelicem müsait misiniz.tamam dedi.ertesi gün oldu ben işi sağlama almak için dershanenin sabit telefonunu aradım ben dedim biraz sonra geliyorum görüşme için.ne görüşmesi.öğretmen.yok öğretmen.lazım değil.sen kimsin.böyle böyle iş görüşmesi için gelicektim dedim.ihtiyaç yok dedi.karşıklık olmasın dedim yok ihtiyaç mihtiyaç dedi ve telefonu yüzüme kapattı.bu ne biçim densizliktir diye düşündüm kendi kendime.sonra olayı unuttum gitti.dün gece cep telefonuma bi mesaj geldi.sevgili öğrencimiz dersler yarın başlıyor şu saatte vs vs diye bi mesaj.bilin bakalım nerden.tabiki başımın belalısı aynı dershaneden.durumu o an kavradım.ben kpss kurslarıyla için bilgi almak için çok evvelden bu dershaneye gitmiştim.müşteri olarak.izbe döküntü bi yerdi hiç beğenmemiştim.o zaman cep numaramı almışlardı.demek ki bu abiler benim numarayı sık sık başka numaralarla karştırıp başkalarını arayacaklarına beni aramaya başlamışlar.öğretmen lazım şu numarayı arayın.öğrencilere mesaj atın aha bu numara öğrenci numarası galiba filan diye.benim numara o havalide adeta anonim bir şeye dönüşmnüş ortalık malı oldmuş.neyse dalgınlıktır olur insanlık hali.bir kere olur iki kere olur hadi o da sorun değil.ama bu densizlik affedilecek bişey değil.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder