7 Aralık 2011 Çarşamba

zülfikarın hükmü


türkiyede neden doğru düzgün bir fantastik edebiyat oluşmadı sorusuna verilebilecek en güzel cevaplardan biri bence bu kitap.fantastik edebiyat yapmaya çalışırken içine düştüğümüz en tipik  hataları içinde barındırıyor çünkü.hem korku sinemamızda hem fantastik edebiyatımızda karşılaştığımız genelde ticari bir kaygının ürünü olan "yerelliğin kulağına su kaçırma"  ve dini motifleri bağlamı dışında yalan yanlış yerde ve pervasızca kullanma durumundan bahsediyorum.
türkiyede ne zaman fantastik edebiyat yapıcaz diye yola çıkılsa  işin içine birden evliyalar lokman hekimler dudu kadınlar gulyabaniler giriyor.ve bolca huraflelerle dolu kora karı masallarına dönüşüyor her "fantastik" denememiz.kahve falı atmosferine sahip "korku" filmleri çekiyoruz çokça zaman.bu kitap da aynı hatalı yaklaşımı devam ettiriyor.çünkü nedense yapımcılarımız yönetmenlerimiz yazarlarımızın biz türklerin tamamen özgün bir işi algılayamayacağımızı düşünüyorlar hala.bu yönüyle çok tipik.
efendim kitabın konusuna gelirsek.öncelikle kitap oldukça "kafa bir milyon".her şeyi birbirine katmış karştırmış.aslında konunun öyle bir çırpıda özetlenebileceğini sanmıyorum.genelde türkiyeye özgü binlerce motifi öyle sınırsızca kullanmış.
olmamış bir deneme de olsa yine de alıp okunması gereken bir kitap.en azından "fantastik edebiyat nasıl olmamalı" gözüyle hatalarımızdan ders çıkartmak için.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder